Günümüzde çocuk sahibi olmayı erteleyen kadınların sayısı artarken, yumurtalık rezervini desteklemeye yönelik tedavi seçenekleri de gelişmektedir. Bu tedavilerden ikisi olan PRP (Platelet Rich Plasma) ve ekzosom uygulamaları, “overyan rejüvenasyon” yani yumurtalık gençleştirme başlığı altında değerlendirilmekte ve özellikle düşük over rezervi olan ya da erken menopoz tanısı almış kadınlar için umut vadetmektedir.
PRP (Platelet Rich Plasma) Nedir?
PRP, kişinin kendi kanından elde edilen, trombositlerden zengin bir plazmadır. Trombositler, vücutta hasar gören dokuları iyileştirmek için büyüme faktörleri salgılar. PRP uygulamasında, özel bir işlemle ayrıştırılan bu yoğun trombosit içeriği, ultrason eşliğinde yumurtalıklara enjekte edilir. Amaç, yumurtalık dokusunu canlandırarak yeni folikül gelişimini teşvik etmektir. Özellikle düşük AMH değerine sahip ya da FSH seviyesi yüksek olan kadınlarda, PRP’nin yumurtalık fonksiyonlarını geçici de olsa destekleyebileceğine dair çalışmalar artmaktadır.
Ekzosom Tedavisi Nedir?
Ekzosomlar, hücreler arası iletişimi sağlayan ve büyüme faktörleri, proteinler ve RNA içeren mikroveziküllerdir. Kök hücrelerden elde edilen ekzosomlar, rejeneratif tıpta yeni bir umut olarak görülmektedir. Yumurtalıklara uygulandığında, hücre yenilenmesini ve dokusal iyileşmeyi tetikleyerek yumurtalık çevresindeki mikro çevreyi iyileştirme potansiyeline sahiptir. PRP’ye benzer şekilde, ekzosomlar da yumurtalık fonksiyonlarını uyarmayı amaçlar; ancak daha hedefli ve moleküler düzeyde etki gösterdiği düşünülmektedir.
Kimler İçin Uygundur?
Bu tedaviler, özellikle:
• Düşük over rezervi olan kadınlar
• 35 yaş üstü ve IVF başarısı düşük olanlar
• Erken menopoz tanısı alanlar
• AMH düzeyi düşük, FSH yüksek hastalar için değerlendirilir.
Sonuç Olarak
PRP ve ekzosom uygulamaları, overyan fonksiyonları desteklemeye yönelik yeni ve heyecan verici yaklaşımlar sunmaktadır. Ancak her hastanın durumu farklıdır ve bu tedavilere karar verirken kişiye özel değerlendirme yapılmalıdır. IVF sürecinde bu yöntemlerin ne ölçüde fayda sağlayacağına dair net bilimsel veriler halen toplanmaktadır. Bu nedenle, beklentilerin gerçekçi tutulması, tedaviye başlamadan önce detaylı bilgilendirme ve uzman görüşü alınması büyük önem taşır.